25 Eylül 2016 Pazar

REVLON KALEM RUJLAR

Merhaba canlarım!

Umarım günleriniz güzel geçiyordur, malum okullar açıldı. Ufak tefek makyaj eksikliklerimiz oluyor bunların başında da ruj geliyor çünkü tüm yüzü tamamlayan, doğru ruj seçimleri oluyor. Bu yüzden sizlere bu yazımda; kullandığım ve tabii ki en sevdiğim rujları anlatmaya karar verdim. Uygun fiyatlı ve kullanışlı olduklarını düşünüyorum.

Size ilk yazılarımda Revlon markasından bahsetmiştim. Şimdide onların rujlarını anlatıyorum. Revlon markasını gerçekten çok seviyorum şu ana kadar ne alıp, kullandıysam beni pişman etmedi.



Gel gelelim rujların yapısı ve dokusu nasıl? Kolay sürülebilir zaten kalem yapıda olduğu için çıktığı an tazeleme şansınız var. Ayrıca dudağınıza sürdüğünüz anda nane aroması alıyorsunuz bu sayede dudaklarınıza çok az da olsa bir dolgunluk katıyor. Kokusu diğer rujlar gibi kimyasal kokmuyor dediğim gibi hoş bir kokusu ve sürülünce de nane tadı ve kokusu etrafa yayılıyor. Çok kalıcı olduklarını söyleyemem işin açıkçası, 2-3 saat sonra çıkıyor. (bir şey içip-yemeseniz bile) Fakat renk skalası oldukça güzel ve günlük kullanımlara oldukça uygunlar. Peki fiyatları? Bu iki ruju da indirimden 15 TL’ye aldım yani ikisi toplam 30 TL.



Son olarak, macera aramayanların rengi bunlar olsa gerek! Buğday tenli biriyim, ve elimdeki duruşları bu şekilde seçimlerinizi bunlara göre yapabilirsiniz. Şimdiden ilginize teşekkür ederim. Her zaman olduğu gibi beni takip etmeyi ve sorularınızı/yorumlarını aşağı yazmayı unutmayın! İyi günler!!

10 Eylül 2016 Cumartesi

Yüz Temizleme Bakımı (Düşük Bütçeli)

Merhaba arkadaşlar!

Yine aynı giriş ile karşınızdayım! Uzun süredir yokum ve uzun bir süre daha olmayacağım, araya malum tatil ve tatil dönüşü yapacak olduğum 15-20 günlük bir çalışma sürem var. Şimdilik sürpriz olsun, diyelim ve asıl konumuza dönelim.

Peki ama bugün ben ne anlatacağım? Doğanın eşsiz güzelliklerini saymakla bitmez, bizlerde bunlardan bir parçayız ve güzelliğimizi korumak için doğadan ilham almak şart! Bu kız nereye varmak istiyor dediğinizi duyar gibiyim. O zaman fazla uzatmadan söyleyeyim; GÜL KREMİ VE GÜL SUYU! Aslında birçok gül suyu ve kremi denedim fakat size gönül rahatlığıyla önerebilecek olduğum sadece bu iki ürün.


Gül Suyu’nun faydalarını dilerseniz İnternetten okuyabilirsiniz, zaten onu anlatmayacağım. Bir aralar gereğinden fazla tonik kullanmaya başladım ve birçok toniği deneyimleme şansım oldu. İşte “siyah nokta” yok edici olandan, “ferahlık hissi” veren toniğe kadar. Maalesef birçoğunda herhangi bir etki göremedim. Gülşah markasını deneyimledim ve gerçekten bayıldım. Verdiği ferahlık hissini ayrıca düzenli kullanımda cildi dengelediğini, parlaklığı arttırdığını gözlemledim. Size tavsiyem biraz etrafınıza bakmanız, gerçekten çok yararlı şeyler var. Bu markayı seçmemin bir diğer nedeni; herhangi bir katkı maddesi içermemesinden kaynaklı.  

Gül Krem’ine gelecek olursam; arkadaşım Isparta’ya gitmişti, ve tabi ki bir gül hastası olarak oradan bana gül ile herhangi bir şey getirmeden gelmezsen sevinirim, demiştim. O da sağ olsun bana bu kremi getirdi, aynı şekilde bu da saf gül ve içinde herhangi bir katkı maddesi içermiyor. İstanbul’da bu marka var mı bilmiyorum ama daha önce hiç rastlamamıştım. Gül Suyu’nu kullandıktan 5-10 dakika sonra bu kremi uyguluyorum ve sonuç gerçekten harika. Parlak ve siyah noktasız bir cilt. Kesinlikle eğer bulursanız kaçırmadan alın ve 1 hafta deneyimleyin. Sonucu sizde göreceksiniz…




Son olarak size en büyük tavsiyem; ürünlerin içeriklerine bakarak alın. İçinde çok fazla katkı maddesi bulunan ürünlerden uzak durun. Cildinizi güzelleştireyim derken, kötü sonuçlarla karşı karşıya kalmayın. Yazıyı kısa tutmaya çalıştım, eğer aklınıza takılan herhangi bir soru var ise, aşağıya ya da sosyal medyadan sormayı unutmayın. Görüşlerinize, tavsiyelerinize ve tabi ki her zamanki gibi yorumlarınıza açığım! İyi günler efenim! Görüşmek üzere!